Kur’anda Tarih Hatası Var İddiası / Harun’un Kardeşi Meryem

İddia:
“Muhammed” Kuran’da İsanın annesi meryem ve Harunun kız kardeşi meryemi karıştırıyor. Halbuki harun ve isanın arasında yüzlerce yıl var. Yani Kuran’da büyük bir tarih hatası var.
cevap:
Kast edilen ayet meryem suresinin 28. ayetidir. O ayette şöyle yazıyor:
“Ey Hârûn’un kız kardeşi! Senin baban kötü bir kimse değildi. Annen de iffetsiz değildi.”
Karıştırma filan yok. Ortada bir cehalet var. Arapça ve İbranice gibi sami dillerinde ”kız kardeş” ve ”oğul” gibi ifadeler sadece öz kız kardeş ve öz oğul için değil aynı soydan gelen kişiler için de kullanılıyor.
Meryem Harun peygamberin soyundan geldiği için Kuran’da ”Ey Harunun kız kardeşi” diye hitap ediliyor. Böyle hitap edilerek meryemin onun soyundan geldiği vurgulanıyor. Bu Meryemin Harunun öz kardeşi olduğu anlamına gelmiyor. Kuranın indiği toplumda klasik Arapça konuşuluyordu ve klasik arapçada bu gibi ifadeler gayet normaldi.
”Ey Harunun kız kardeşi” ifadesi Meryemin kavmindeki yahudiler tarafından söylenmiştir. Meryemi kınayan, yahudiler “Ey Harunun kardeşi” şeklinde İbranice hitap etmişlerdi. Allah Kuran’da bu ifadeyi arapça olarak aktarmıştır. Ayette geçen “uhte” kelimesinin İbranicesinin karşılığı ve kullanım şekli anlamca kardeş, soy, nesep, halk, kavim kavramlarını ifade etmektedir.
Arapça kelime olarak “Uht” kelimesinin anlamları :
1- Kan bağı olarak öz veya üvey kardeşlik
2- Soy, Kavim yada Din ve İnanç kardeşliği
3- Benzer, Denk, Eşit, Muadil
İbranicede “Uht” kelimesi “אחיות –ahot” kelimesi olarak geciyor ve bu kelime “kardeş – kız kardeş-soy-nesep-kavim-halk” anlamındadır.
Hatta insanoğlu için kullandığımız ”ademoğlu” tabiri bile sami dillerinden gelme bir ifadedir. Ademoğlu dediğimizde elbette ademin öz oğlu olduğumuzu kast etmiyoruz.
Bunun bir çarpıtma ya da bir kıvırma olmadığının ispatı araf suresinin 38. ayetidir. O ayete bakabilirsiniz. O ayette aynı ”Uthe” kelimesi geçiyor ve o ayette bunun ”yoldaş” anlamında kullanıldığını görebilirsiniz.
Bunun sami dillerinde kullanılan bir ifade şekli olduğunu incil ve tevratta da görebilirsiniz. Mesela incilin bir ayetinde ”Davutun oğlu isa” diyor halbuki başka ayette ”ibrahimin oğlu isa” diyor. Davutun oğlu dediğinde elbette davutun öz oğlu kast edilmiyor. İsanın davutun soyundan geldiği kast ediliyor. Sami dillerine hakim olanlar bunu iyi bilirler.
Zaten öz kız kardeşin bahsedilmesi mantıklı da değildir. Eğer Kuranı peygamberimiz yazmış olsaydı neden meryeme kız kardeşi üzerinden hitap etmiş olsun ki ? çünkü öz kız kardeşi peygamber filan değildi, dolayısıyla kız kardeşinin (toplumda) hiçbir önemi yoktu. Önemli olmadığı için de onun üzerinden hitap edilmesi mantıklı değildir. Mesela başbakanın kimsenin bilmediği ”mehmet” isminde bir kardeşi olsa başbakana ”mehmetin kardeşi recep tayyip erdoğan” diye hitap etmenin bir anlamı var mı?
Yani bu iddia doğru olmamasıyla birlikte mantıklı da değildir! Bunun dışında incil baz alınarak yapılan farklı tarih hatası iddiaları vardır. İncilin değiştirildiği için bunların hiçbirine itibar edilemez. Bunu da belirtmiş olalım.
Kaynak: https://tr-tr.facebook.com/TeizmArsivi/posts/1465413607029150:0
Bir cevap
Kuran’da Meryem’in babası İmran olarak belirtiliyor. Musa ve kızkardeşi Meryem’in de babası İmran (ibranice Amram) Mesele sadece Harun değil. Üstelik sadece İncil’lerin birinde Meryem’in babası Joakim olarak belirtiliyor. İmran diye bir bilgi yok. Kadınların adı Meryem, erkek kardeşleri Harun ve babaları İmran. Benzerlik değil, özdeş bir durum var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?