Kitap Ehli Selam Vermeden Selam Vermemek ve Geçerken Yollarını Daraltmak
Yine bazı rivayetlerde Yahudi ve Hıristiyanlar ile karşılaşıldığında onlar selam vermeden selam verilmemesi ve kenardan geçmeleri için yolun daraltılması söylenir:
“Resulullah buyurdular ki: Hıristiyan ve Yahudilerle karşılaşınca önce siz selam vermeyin onlar size versinler, siz mukabele edin. Bir yolda onlarla karşılaşınca (kenardan geçmeleri için) yolu onlara daraltın.”[1]
Buna rağmen başka bir rivayette kişi ayrımı yapılmaksızın önce selam vermek övülür:
“İnsanların Allah katında en makbul olanları, selama ilk başlayanlardır.”[2]
Bir başka rivayette ise yine ayrım yapılmaksızın iki kişi karşılaştığında kimin daha önce selam vereceği sorulduğunda peygamberimizin “Allah Teâlâ’ya daha yakın olan” şeklinde cevap verdiği söylenir.[3]
Bu rivayete göre de önce selam vermek takva göstergesidir. İlk rivayete bakılacak olursa önce Ehli Kitabın selam vermesini beklemek, bu son rivayete göre onların Allah’a daha yakın olduğunu söylemektir. Yine başka bir rivayet de şu şekildedir:
“İslâm’ın hangi özelliği daha hayırlıdır, diye sordu? Resul-i Ekrem: ‘Yemek yedirmen, tanıdığın ve tanımadığın herkese selâm vermendir’ buyurdu.”[4]
Bu rivayete göre de kişi ya da inanç ayrımı yapmadan hatta tanımadığımız kişilere de selam vermemiz vurgulanmıştır.
Bir başka rivayette de Kitap Ehli selam verdiğinde onlara sadece “Ve Aleykum” (üzerinize) denilmesi söylenir:
“Kitap Ehli olanlar size selâm verdiklerinde, onlara: Ve aleyküm, deyiniz.”[5]
Oysa bilindiği gibi Kur’an ayetleri açık bir şekilde, bize selam veren birine daha güzeli ile ya da aynı şekilde selam vermemizi söyler:
“Bir selamla selamlandığınızda, siz ondan daha güzeliyle selam verin ya da aynıyla karşılık verin…” (Nisa Suresi 86).
Görüldüğü gibi rivayetler uydurulurken ve aktarılırken kendi içlerindeki tutarsızlıklarına bakılmaksızın aktarılmışlardır.
Oysa Kur’an’da açık bir şekilde Yahudi ve Hıristiyanlar içinden zulme bulaşmayanlar ile olabilecek en güzel şekilde ilişki kurmak ve gerektiğinde yine güzel bir şekilde mücadele etmenin önemi vurgulanır:
“İçlerinde zulmedenleri hariç olmak üzere, Kitap Ehliyle en güzel olan bir tarzın dışında mücadele etmeyin. Ve deyin ki: Bize ve size indirilene iman ettik; bizim ilahımız da, sizin ilahınız da birdir ve biz O’na teslim olmuşuz.” (Ankebut Suresi 46).
[1] Müslim, Selam 13, (2167); Tirmizi, İsti’zan 12, (2701); Ebu Davud, Edeb 149, (5205).
[2] Ebu Davud, Edeb 133.
[3] Tirmizi, İsti’zan 6.
[4] Buhari, İman 20; İsti’zan 9, 19; Müslim, İman 63; Ebu Davud, Edeb 131; Nesai, İman 12.
[5] Buhari, İsti’zan 22, Mürteddin 4; Müslim, Selâm 6-9.